Gün akşam oldu. Renklerin yerini alan karanlıkla birlikte soğudu hava. Ama gündüzleri pastırma yazı sıcakları devam ediyor. Bir hafta önce soğuktan şikayet eden biz değilmişiz gibi gün boyu sıcaktan bunalmaya başladık bile.
Gece ve gündüz arasında büyük sıcaklık farklarının da etkisi var mutlaka. Sıcaktan soğuğa geçişlerde adapte olmakta zorluk çekiyor insan zira. Hasta çok etrafta. Kime dokunsan bin ah var dillerde. Benzer karakterlerde benzer şikayetler. Merak ettim araştırdım.
Bakalım hangi hastalığın ardında ne yatarmış.
“ Kendini ifade etme sorunu yaşayan, kendini yeterince dışa vuramayan insanlarda tiroid hastalıkları sık görülür.
Hayata dair olumsuz kodları çok olan insanlarda migren görülür.
Sevildiğine inanmayanlarda, sevilmeye layık olmadığını düşünenlerde, sevgi açlığı olanlarda kalp hastalıkları yaygındır.
Hayatta kendini kurban rolünde hisseden, hayatından hoşnutsuz olanlarda mide ve barsak sorunları görülür, öfkesini içine atanlarda hassas barsak sendromu, geleceğe ait güvensiz hisseden ve ilerleme korkusu duyanlarda hareket sistemi hastalıkları olur. Yani bel, bacak, diz ve kalça ağrıları yaşar.
Toksik duygular, acı veren duygular böbrek sorunlarına yol açar. Mesela iyi insanlar çabuk ölür diyoruz ya, bunun nedeni iyi insanların kendilerini yeteri kadar ifade edememeleridir.”
“Karın ağrısı: Korku, başlamış bir olayı, süreci durdurmak.
Bağımlılılar: Kendinden kaçmak, kendini sevememek.
Anemi: Haz yoksunluğu, yaşam korkusu.
Anksiyete: Hayatın akışına güvenmeme.
Astım: Bastırılmış gözyaşı, korku.
İdrar sorunları: Endişe, eskiye saplanma.
Yüksek tansiyon: Uzun süre çözülemeyen duygusal sorunlar.
Kanser: Derin acı, kırgınlık, nefreti içine gömmek.
Kronik hastalıklar: Değişimi reddetmek.
Kabızlık: Cimrilik ve eski düşüncelere tutunmak.
Diyabet: Geçmişten pişmanlık.
Obezite: Korunma isteği.
Gastrit: Kararsızlık.
Guatr: Kurban olma hissi, doyumsuzluk.
Kalp hastalıkları: Stres, sorluklar, duygusal sorunlar
Boğaz sorunları: Kendini ifade edememek.” Diyorlar.
Vaktiniz hayr olsun.
Comentarios