Enes (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.), sık sık “Ey kalpleri halden hale değiştiren Allah’ım kalbimi dinin üzere sabit kıl demeyi çokça yapardı. Ey Allah’ın Rasûlü dedim sana ve getirdiğin şeriata inandık bu durumda hala bizim hakkımızda korkuyor musun? Rasûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: Evet çünkü kalpler Allah’ın iki parmağı arasındadır, onları dilediği şekilde evirip çevirir.” (Müslim)
Kalbin yerini hepimiz biliriz. Bazı istisnai vücut yapıları dışında vücudun sol yanında atar durur.
O durduğunda da o vücut sahibi için hayat biter. İki taraflı ayna gibidir. Bir tarafı
beden için çalışırken ,diğer tarafı ile insanın nefsini düzenler. İnsanın ruhî merkezi olarak kalb, kendi içinden veya dış dünyadan gelen uyaranlar yahut İlâhî ilhamlar ve şeytani vesveseler vb etkisi ile sürekli değişip durmaktadır.Bu değişim iyiden kötüye doğru olabildiği gibi, kötüden iyiye doğru da olabilmektedir.
Kur’ân-ı Kerîm’de 135 yerde “sadr, fuâd, lübb, nühâ, hılm ve hicr” gibi isimlerde geçer. Şu şekillerde anlatılır.
Kalb eğrilik ve doğrulukla vasıflanır.
Sağlıklı veya hastalıklı kalbler vardır.
Kalb, vahyin iniş yeridir.
İlâhî imtihan kalbde başlar ve devam eder.
Allah sürekli insanların kalblerine bakar ,orada olup biten her şeyi bilir.
Allah kişi ile kalbi arasına girer.
İnsan kalbi ile hangi yöne yönelmek istiyorsa, Allah onu o yöne yöneltir.
Kalblerinde hayır olduğunu bildiği kimselere Allah daha fazla hayır verir.
Mânevî anlamda sağlıklı bir kalb, tıpkı sürekli dönen ve etrafını tarayan bir radar gibi,kendine huzur verecek olan Allah rızasını arar durur. Her işinde rotası bellidir.
Yaratılış gayesini unutup,nefsini ilah edinen kimselerin kalblerinin işleyişini Allah tersine çevirir. Bütün kötü ve yanlış işleri onlara doğru ve iyi gözükür. Kendilerini ve çevrelerini ifsad edip giderler.
Kendi nefsi arzuları ve tutkuları peşinden sürüklenenip giden, yaratılıştan gelen yön bulma ve doğruyu görme kabiliyetini kaybeden, inkâr ve aşırılıkta direnen, gurur ve kibir ile kendini yücelten bu kimselerin kalblerini Allah mühürler.
Kalbi mühürlenen insanlar hakikatlere karşı kör, sağır ve dilsiz bir vaziyette esfele-i safilîne yani hayvanlardan aşağı bir mertebede kıvranır dururlar.
Bu günlerde yukarda anlatılan vasıflarda,kalbi mühürlenmiş “hoca”sıfatını kullanarak bütün haramları işleyerek,dini kuralları çiğneyen bir zavallının şahsında kirlenen bütün güzel kelimeler için çok üzgünüm.
Bütün bu hallerin,kalbi mühürlenmiş olanların,onları kullanarak oyuncak edenlerin şerlerinden Allah’a sığınırım.
Rabbimiz sevdiği,razı olduğu insanlar ile birlikte eylesin. Sevdiği razı olduğu haller ile hallendirsin hepimiz inş.
Sözün sonunda duamız,
“Ey kalpleri halden hale değiştiren Allah’ım kalbimi dinin üzere sabit kıl”
😍