Kuzenimin oğlunun buradaki evlerine bıraktığı simsiyah bir kedisi var. Adı süveyda. Yabanileşti artık. Arada uzaktan görünüp kayboluyor. Bu sabah yine uzaklardan görünerek hayırlı sabahlar dedi bize.
Süveyda siyah nokta demek. Nokta-ı süveyda. Kalpte olduğuna inanılır ve burası bir basiret-olgunluk merkezidir. İnsanın tüm varlığının hakikati oradadır. Gazali’ye göre kalbin iki kapısından biridir. İç alemlere açılır.
Eğer kalp aynası cilâlı olursa onda ilâhi nur ve sırlar belirir. Eğer ona öfke, şehvet ve dünya sevgisi aksederse kararır…
Bir de dışa açılan kapısı vardır kalbin “fuad “derler onun da adına. Potansiyel manada beyne, oradan da zamanla, mekanla sınırlı olan dünyaya açılır. Dış dünyaya ait bilgi, bu âlemden elde edilen bir delille dolaylı değil, Allah’tan kalbe dolaysız olarak gelen bir nurla içten elde edilir.
Kalbin bilgi üretimiyle ilgili olarak Tolstoy’un tecrübeyle vardığı şu sonuç çok ilginçtir: “Akıl bana hiçbir şey öğretmedi, bildiğim herşey bana kalb vasıtasıyla bildirildi.”
Gazâlî’nin anlattığı kalbimizdeki bu nurlanmanın, biyolojik kalbimizde de olduğunu modern bilim de keşfetmiş. Maddî kalbimizde de bu türden, ama farklı olarak anatomik manada lokalize bir ışık/nur kaynağı vardır ve buna Flüg Flack adı verilir.
Kalbdeki gözle görülemeyen ancak maddi manada mikroskobik bir nokta olan bu minyatür seviyedeki organcık, üst vena cava ile sağ autriumun bitiştiği yerde bulunur. Bu, kalbin maddi bedene bağlı olmaksızın ona hareket sağlayan ve adeta ambulansların alarm ışığı gibi ışık saçan bir organcıktır. Bu minik maddi organcığın ürettiği bu ışık, önce beyine ulaşır, oradan da maddi bedeni idare eder.
Günümüz modern tıbbı, kalbden beyne ulaşan bu nur/ışık etkilemesini kısaca şöyle anlatır: Siyah nokta kalpte ilk defa atrio ventriküler düğümden vena cava’nın altından ortaya çıkıyor. Sonra tam kalbin ortasında (kulakçık ve karıncıkaların birleştiği yerde) ki sinoatriel düğüme geliyor. Oradan his demetleriyle kalbin tamamını uyarıyor. Bu uyarı aynı zamanda beyne gidiyor. Yani beynin uyarılması kalpten gelen bu etkiyle oluyor.
Bu bilgiler ile dilimizde,gönlümüzde duamız efendimizin duası.
"Allah'ım kalbimi aydınlık kıl, lisanımı, kulağımı, gözümü, ardımı, önümü, üstümü, altımı aydınlık eyle. Allah'ım, nurumu büyüt."
(Buharî-Müslim)
Merhaba,
Belki de sitenizde bir yerlerde yazdınız da ben görmedim, öyleyse kusura bakmayın. Nokta-i Süveyda yazınızın önemli bir kısmı Prof. Dr. Ethem Cebecioğlu'nun aynı isimli kitabından alıntılanmış görünüyor. Bunun bir şekilde bahsedilmesi doğru olur.
Selamlar.