Receb ayı başlayalı üç gün oldu . İlk cuma gecesini geçirdik, gündüzünü yaşamaktayız. Bu ayda Allahın rahmeti,mağfireti yağmur gibi inecek yeryüzüne. Yağan rahmetle ruhumuz onarılacak,beslenerek canlanacak diye ümidimiz.
Geçtiğimiz senenin Receb ayından,uzun,yorucu,sarsıcı , acı zamanlar geçirerek geldik bugünlere. Neler sığdı geçen günlere. Üzerimizde yol yorgunluğu var.
Geride bıraktığımız günler boyunca bitap sırtımıza yüklenmiş yükümüz çok. Zaman akıp,gelip dayandığımız noktada,açılan kapıdan yüklerimizi bırakarak yeni bir ivme ve ümid ile gireceğiz. Niyetimizi,hedefimizi,rotamızı tazeleyerek.
“—Bu Receb ayı Allah’ın ayıdır.”
“—Yâ Rasûlallah! Her ay Allah’ın, her gün Allah’ın, yer
Allah’ın, gök Allah’ın, dünya Allah’ın, ahiret Allah’ın; yâni ne demek bu?” Diye sormuş yanındakiler.
“—Allah’ın mağfiretinin cûşa geldiği aydır. Rabbimiz rahmetinin, mağfiretinin kapılarını açıyor bu ayda...”
Resulullah sav bir müjde sunuyor bizlere,Receb ayı hakkında.
Açılan kapılardan ümidimiz, muhtaç ve muntazırız.
Malum pek çok isimle nam almış Receb ayı. Ramazana doğru yol alırken içinden geçeceğimiz aylar içinde özelliklerinden dolayı onyedi isimle adlanmış, çok değerli, kıymetli günler.
Bu isimlerden bir kaçı adımlarımızı güçlendirecek anlam açılımlarına sahip.
Zilkade,Zilhicce,Muharrem ayları ile birlikte,savaşın ,kavganın,çekişmenin yasak olduğu haram aylardan biri Receb ayı. Bu sebeple bir adı da Receb-el esam.
Diğer bir adı Recebü li-terki’l-cefâ’.”Receb cevr ü cefânın terki ayıdır.” Günahların, cevrin, cefânın, ahlâksızlığın, huysuzluğun, terkedildiği ay.
İndi ilahide makbul bir namaz özenle alınmış bir abdest ile başlar. Bunun gibi onbir ayın sultanını mağfiret olunmuş olarak tamamlayabilmek için de hazırlıklar Receb ayı ile,Receb ayında ,Tevbe ve tevbe ettiklerini bir daha yapmamak için sabır ve sebat ile başlar.
(Recebü şehrü’t-tevbeti) “Receb tevbe ayıdır. (Ve şa’bânu şehrü’l-muhabbeti) Şa’ban muhabbet ayıdır, sevgi ayıdır. (Ve ramadànu şehru’l-kurbeti) Ramazan da kurbiyyet ayıdır, Allah’a yaklaşma ayıdır.”
Bostan ve gülistanında Şadi-i Şirazi ne güzel ifade eder tevbenin önemini.
“Bende hemân bih ki zi-taksîr-i hî
Özr be-der-gâh-ı Hudâ âvered
Ver ne sezâ-vâr-ı Hudâvendî
Kes ne-tevâned ki becây âvered”
“Kulun kendi kusurundan dolayı Allah’ın dergâhında özür dilemesi en iyisidir.
Yoksa, hiç kimse Allah’a olan borcunu layık olduğu şekilde ödeyemez.”
Okuyup yazmak güzel ama hesap, ne bildiğinden değil ne yaptığından… diye bir güzel cümle okumuştum bir yerde. Bilmek insanı,bildiği ile amel etmekle mükellef kılar.
Bu sebeple Receb ayında, Allah için sevip,Allah için buğz ederek ,Tevbe-i Nasuh ile yol alalım.
Duamız da bildiklerimiz ile kabul olunan ameller yapabilmek olsun.
🤲🌹