Yusuf suresi,
105-“Göklerde ve yerde nice deliller vardır ki onlar bu delillerden yüz çevirerek geçip giderler.”
Ali imran süresi,
190 -Göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün farklı oluşunda aklıselim sahipleri için elbette ibretler vardır.
191 -Onlar ayakta dururken, otururken, yatarken hep Allah’ı anarlar; göklerin ve yerin yaratılışını düşünürler: "Rabbimiz! Sen bunu boş yere yaratmadın, seni tenzih ve takdis ederiz. Bizi cehennem azabından koru!
Yusuf ve Ali imran surelerinden,insanı düşünmeye sevk eden ayetler ile başlamak istedim bu haftaki muhabbete.
Ardından aşina olduğumuz bir bilim adamının,insanı meraklı olmaya teşvik eden sözleri ile devam edeceğim. Stephen Hawking bahsettiğim isim.
“Ayaklarınıza değil, gökyüzüne bakın. Gördüğünüz şeylerin mantığını anlamaya çalışın. Evrenin neden var olduğunu düşünün. Meraklı olun! “
Diyor dinleyenlerine.
Yine Göethe “Merakı olmayan hiçbir şey öğrenemez.” Diyerek öğrenmenin annesi olan merak duygusunu, sonucu ile birleştiriyor.
Merak,bir şeyi anlamak, öğrenmek, görmek vb. için duyulan, içten gelen istek olarak açıklanır sözlüklerde.
Heves,düşkünlük, tasa, kaygı da ifade eder kullanıldığı yere göre.
Merak duygusu, beynimizin bir fonksiyonudur. Karmaşık ve uzunca bir işleyişi var uzmanların anlattıkları. Öğrenmek ve gelişmek için gereklidir. Ancak merak duygusunun ifrat ve tefrit denilen uç noktaları zarar verir merak edene. Fazla merak da,meraksızlık da güzel değildir.
Neyi niçin merak ettiğimiz,merak ettiğimiz şeyin bize faydası olup olmadığı önemlidir.
İnsan yaradılışı gereği meraklıdır. Merakı nedeni ile halka halka genişleyen bir çerçevede çevresinde,ülkesinde,dünyada neler olup bittiğini,kendisini ilgilendirsin ilgilendirmesin bilmek öğrenmek ister.
Ayağını bastığı yeryüzünden başlayarak ,başını kaldırdığı gökyüzünü,onun ötelerini merak eder. Şimdisi ile meşgul olmak varken geleceğinin derdine düşer. Yıldızlardan,içtiği kahvenin telvesinden medet umar.
Bazı derin düşünenler, yaradılışı,niye burda olduğumuzu,nereye gideceğimizi merak eder. Görünen değil de perdelenmiş olanlar,biteviye kurcalar zihnini.
Bu amaç ile okur,kulak kabartır,araştırıp,soruşturur. Neyi,niçin merak ettiği önemlidir.
Merak arzusunun görünen ve görünmeyen çeşitli sebepleri olur. Kendini koruma iç güdüsü bunlardan bir tanesi.
Özellikle günümüz insanının hemen yanındakine kapalı algıları dünyanın öte ucuna açık. Gündemi takip etmek adına dizinin dibindekinin haline bigane bir kişi, mesleki ve hayati fonksiyonları açısından onu hiç ilgilendirmeyen,bilmesinde bir fayda olmayacak konuların peşine düşerek haberlerini takip ediyor.
Merak deyince günümüzde sıkça duyduğumuz ,'Stalklamak' ve 'Stalker' kelimeleri, özellikle sosyal medyada başka insanların hayatlarına karşı,merak ifade eden kelimeler. Stalker İngilizce 'iz sürücü ' yani, araştıran ve gizlice takipte olan kişi demek.'Stalklamak' ise yapılan araştırma ve iz sürmeye verilen isim.
Tecessüs de Arapçası.
Kitle iletişim araçları vasıtası ile insanların merak duygusunu kışkırtacak şekilde her konuda doğru-yanlış enformasyon akışı gayet hızlı bir şekilde sağlanmakta.
Bu akış ile herhangi bir konuda kamuoyu oluşturma, kitleleri eğitme ,eğlendirme,oyalama ve yönlendirme mümkün.
Reklam bu pastanın büyük parçalarından biri. Ayrıca siyasal,ekonomik ve sosyal yönleri var bu büyük rant sahasının.
Haber alma hak ve özgürlüğü yasal teminat altında ya ,bazı art niyetliler bu geniş şemsiyenin altına sığınarak yazıp çiziyor,hakim kesilip istediğine saldırıp,istediğini yüceltiyor.
Dikkat çekmek,daha fazla kişiye ulaşmak gayesi ile,doğru ve ilkeli habercilik yerini şov haberciliğine bıraktı görünen. Haberin ilgi çekmesi için,konu ile alakasız ses efektleri, genellikle korku ifade eden başlıklar ve hatta bambaşka görüntüler eşliğinde sunulmasını izlemeyi yadırgamaz olduk.
En sıradan haberi bile insanı endişeye sürükleyecek kelimeler kullanarak vermek, yağmuru,karı,rüzgarı felaket kelimeleri ile birlikte anmak, güneşi ,sıcağı düşman ilan etmek sık rastladığımız örnekler.
Her türlü sosyal platformda ,özellikle de sosyal medya aracılığı ile bilinçli bir şekilde insanların dikkatini olumsuz haber ve efektlerle çekmeye çalışmanın psikolojik rahatsızlık göstergesi olduğunu söylüyorlar bilenler.
Haber okumak,çevrede,küçülen dünyada bizleri mesleki vb açılardan ilgilendiren,hayatımızı etkileyebilecek gündemi takip etmek hakkımız.
Ancak,
“Ey iman edenler! Eğer bir fâsık size haber getirirse onun doğruluğunu araştırın. Yoksa bilmeden bir topluluğa kötülük edersiniz de sonra yaptığınıza pişman olursunuz.”
Haber adı altında gözümüze sokulanları da Hucurat süresi 6. Ayete göre de araştırıp soruşturmak ile de yükümlüyüz.
Gündem bugünü anlatır. Ama gündeme odaklanmak birilerinin hazırlayıp sunduğu haberleri büyüteç ile takip etmek bütünü ve ötesini gözden kaçırmaya sebep olur.
Kendini korumak,zaman kaybını önlemek isteyen her insan, ruh halleri,kişilikleri,maksatları belirsiz insanların oluşturdukları gündemin dışına çıkarak kendi gündemini oluşturmak zorunda.
Kendi gündemini,kendi istediği akış içinde oluşturan insan oluşturulmak istenen algılardan,korkudan,endişeden uzak anı gereği gibi yaşar.
Etkilenmeden düşünür,yorumlar. Gökyüzünü, yeryüzünü,hayatı doğru okur. Yolunu doğru çizer.
Comentários