Sizler duymuşmuydunuz ,benim dikkatimden kaçmış. Yeni okudum sıradışı hayatını. Dünyanın en zengin dilencisi olarak bahsediyorlar ondan.
Abdül Settar Edhi nin hayatını okuyunca ona “Dilenci “ denilerek ne büyük haksızlık yapıldığını düşündüm.
Asırlarca önce Edhi’nin ülkesinin kilometrelerce ötesinde, İngiltere’de sherwood ormanında yaşayan,zenginlerden çalıp fakirlere verdiği söylenen hırsız-haydut Robin Hood geldi aklıma.
Kendince bir sebep ve usul ile , belki de çok evliyaullahın yaptığı gibi ,nefsi emmaresini yola getirmek için isteyici olarak,gönüllü verenlerden para toplayıp hayr yapınca dilenci olarak yad edilirken, Sherwood hırsızı Robin Hood kahraman olarak anılacak...
Bu gerçekten büyük ,haksız bir algı.
Dünya tarihi boyunca eşine az rastlanabilecek bu muhteşem insanın bu dünyada isminin önüne halk nazarında muteber bir sıfat eklenmeden anılması bile manevi neşvesinin göstergesi . Bu sinek kanadı kadar değeri olmayan dünyaya layık olduğu değeri biçtiğinin alameti.
Normal insan algıları ve bakış açısı ile benliklerini yer ile yeksan etmiş bu insanları anlamak o kadar zor ki,kelimelerle ifade edebilmek mümkün görülmüyor. Ben de dahil olmak üzere biri biraz ters baksa,sözünün üzerine söz söylese günleri alt üst olan, eneleri göklerde gezen insanlar dünyası dünya.
Derûnî âşinâ ol, taşradan bîgâne sansınlar.
Bu bir zîbâ revişdir, âkıl ol dîvâne sansınlar.
(İçeriden aşina ol, dışarıdan seni kayıtsız sansınlar.
Bu öyle güzel bir yoldur ki sen akıllı davran, varsın seni deli sansınlar.)
Abdül Settar Edhi,28 Şubat 1928’de doğmuş Pakistanlı bir müslüman. Önüne mendil açarak para toplaması nedeni ile çok eleştirilmiş. Bir kısım ulema kafirlikle itham etmiş. Onlara” Bu tarz insanların gideceği cennete girmeyeceğim. yoksul ve muhtaç insanların cennetine gideceğim." “ cevabı meşhur.
İnsanlara faydalı olmak için Edhi’nin 86 yaşında bile sokaklara çıkıp yardım topladığı söyleniyor. Ulusal ve uluslararası bir çok ödül kazanmış ama sık sık gözaltına alınmaktan kurtulamamış. Neden böyle olduğu sorulduğunda da “Benim aklıma gelen tek şey sakalımdan ve giyimimden dolayı olduğudur.” demiş.
19 yaşlarında annesini yoksulluk içinde kaybetmiş. Yaşadığı acı ve çaresizlik onu yoksullar için para toplamaya yöneltmiş. 1951 de ufak bir dispanser ile başlayan hayr hizmeti Edhi vakfı olarak ailesi olmayan 20 binden fazla çocuk, 50 binden fazla yetim ve 40 binden fazla hemşire yetiştirmiş. 25 özel hastane, 1800 ambulansı ve 335 adet yardım merkezine ulaşmış. Özellikle ambulans servisi dünyanın en büyük servisidir.
Hayatını muhtaçlara, evsizlere, felaketzedelere, akıl hastalarına, yetim ve öksüzlere yardım ederek geçiren Edhi (8 Temmuz 2016) da öteki dünyaya irtihal etmiş.
Öldüğünde organlarının tümünü bağışlamak istemiş fakat sadece gözleri iyi durumda olduğu için onları bağışlayabilmiştir. Giderken arkasında dünya varlığı olarak sadece iki çift elbise ve 10 dakikalık bir belgeselbırakmış.
Vefatı Pakistan'da, “Güney Asya'nın en büyük vakfının kurucusu yardımsever Abdulsettar Edhi, 88 yaşında hayatını kaybetti” diye duyurulmuş ve ülkede bir günlük resmi yas ilan edilmiş.
Kommentare